Anasayfa Editörün Seçtikleri Mersin’de bir kentsel “dönüşememe” hikâyesi

Mersin’de bir kentsel “dönüşememe” hikâyesi

, admin

MAHSUN KILIÇ – Mersin

Mersin’in Akdeniz ilçesinde ağır işleyen 20 yılı aşkın sürelik bir kentsel dönüşüm süreci, mahalle sakinlerinin değişmeyen gündemi haline geldi. Mahalle sakinleri  kentsel dönüşümün kendi mahalleleri için bir şehir efsanesine dönüştüğüne dikkat çekerek, umutsuzluklarını dile getirdiler.

Mersin’in Akdeniz İlçesine bağlı Şevket Sümer Mahallesi nüfusunun büyük kısmını 1990’lı yıllarda Güneydoğu Anadolu bölgesinden gelenler oluşturuyor. Türkiye’nin hızlı kentleşen pek çok kentinde olduğu gibi burada da yapılar plansız ve altyapı sorunlu. Buraya benzeyen pek çok semt ve mahallede başlayan kentsel dönüşüm planı mahalle sakinleri için umut oldu. Ancak mahalle sakinlerinin bu umutları 20 yılı aşkın bir süredir gerçeğe dönüşmedi. Söylentisi uzun yıllardır sürse de kentsel dönüşüme dair herhangi bir adım atılmadı. 

“Kentsel dönüşüm bizim mahalle için şehir efsanesine dönüştü”

Şevket Sümer mahallesinde yaşayan ve Dokuz Eylül Üniversitesi Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümü’nden mezun olan 27 yaşındaki Murat Can, yaşadıkları semtin gençler ve çocukların sosyalleşmesi ve kişisel gelişimlerini tamamlaması açısından neredeyse hiçbir imkân sunmadığını dile getirerek şunları söyledi: 

“Çocukluğumdan beridir yaşadığım bölge ve gittiğim okullar yüzünden kendimi hep ikinci sınıf vatandaş olarak hissettim. Zorunlu göç ile gelen insanların yoğun olduğu bu mahallede, siyasal olarak geçmişten gelen sorun ve sıkıntılarla birlikte, yetkililerin de yatırım yapmaktan imtina ettiğini, o yüzden de gençlerin ve çocukların gelişebileceği, sosyalleşebileceği alanların yok denecek kadar az olduğunu düşünüyorum.”

“Gençlik merkezlerinin yaygınlaşması gerekiyor”

Can, “Okuduğumuz ilkokullara öğretmenlerin istekli gelmediklerini hissedebiliyorduk. Çünkü mahallenin adı çıkmıştı, o yüzden hocalarımızla verimli zaman geçiremiyorduk. Mesela ben Akdeniz ilçesine bağlı olan Spor Lisesi’nden mezun oldum. Spor Lisesi demeye bin şahit lazımdı. Spor salonumuz yarım yamalakken futbol sahamız yoktu. Bizler mezun olduktan 3-4 sene sonra Spor Lisesi Mezitli ilçesine taşındı, orası buralardan çok daha gelişmiş. Lise oraya taşındıktan sonra spor salonları, futbol, tenis ve basketbol sahaları yeni yapılmaya başlandı. İlçeler arası eşitsizliği bu örnek üzerinden görebiliriz” sözleriyle yaşadığı mahallenin imkânsızlıklarına dikkat çekti.

“Bu semtte sosyalleşebildiğimiz yerler kahvehane ve internet kafelerdir”

Murat Can, ilk gençlik yıllarında yaşadığı mahallede sadece internet kafe ve kahvehanelere gidebildiklerini, buraların dışında herhangi bir faaliyet alanı ve imkânı bulunmadığına dikkat çekerek bu imkânsızlık nedeniyle, başka ilçelere gitmek zorunda kaldıklarını şöyle anlattı: “Mesela şu an bile arkadaşlarımızla toplanıp farklı şeyler yapmak istediğimizde daha gelişmiş olan ilçelere gitmek zorunda kalıyoruz ve bu da bizlere ekstra maliyet yaratıyor. 2022 yılında halen aynı şeyleri görüyorum. Çocuklar ve gençlerin bu semtte imkânları hiç yok. Sosyalleşebilecekleri alanlar yok. O yüzden de yatırım yapılması gerekiyor, eğitimin niteliğinin artması, gençlik merkezlerinin kurulması ve gençlerin topluma kazandırılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.” 

Kahvehanedeki aynı masada oturan Gaziantep Üniversitesi Otomotiv Bölümü öğrencisi 24 yaşındaki Şevket Can Özgüç, kötü bir eğitim hayatı geçirdiğini dile getirerek, doğup büyüdüğü semtin eğitim olanaklarının ne kadar kısıtlı olduğuna şu sözlerle dikkat çekti: “Gittiğim ilkokulun niteliği çok iyi değildi. Meslek lisesinden mezun oldum ve orasının faydalı olmadığını düşünüyorum. Onun dışında yaşadığımız semtte çocuklar için imkânlar çok elverişli değil, her yer beton yığınına dönmüş durumda. Çocukların yeteneklerine göre eğitim alabileceği ortam sağlanmıyor. Gelişimlerinin sağlıklı olabilmesi, gerekli aktivitelerin yapılabilmesi için imkânların yaratılması gerekiyor. Yıllardan beridir bu semtte sosyalleşebildiğimiz yerler kahvehane ve internet kafelerdir. Çocuklar için oyun evleri, gençler için sportif ve kültür sanat alanlarında yatırımların yapılması gerekiyor, ancak bu söylediklerimin bırakın hayal olmasını, artık düşlemekte dahi zorlanıyorum. Buradaki gençlerin imkânsızlıktan dolayı umutsuz olduklarını düşünüyorum.”

Kentsel dönüşüm: Bitmeyen söylenti 

Şevket Can Özgüç, yıllardan beri söylentisiyle avunulan kentsel dönüşümün de gerçekleşeceğine dair umudunu yitirdiğini şöyle dile getirdi: 

“Yıllardan beridir kentsel dönüşüme dair bir şeyler söyleniyor, ancak mahallemizde pratikte değişim ve dönüşüm görmüyoruz. Sadece Çay ve Barış mahallerinde başlandığını duymuştum. Yılların getirdiği deneyimden dolayı buralara yatırım yapılmayacağını,  mevcut durumun da değiştirilmesine yönelik bir şeylerin yapılacağını düşünmüyorum.”

“Bu dünyanın dışında hiçbir şey bilmiyorduk”

Üniversite eğitimini yarıda bırakan Ümit Özer (25) de yanlış yönlendirildiğinden şikâyetçi. Özer, ailesinin ve yaşadığı semtin üzerinde yarattığı baskıdan kurtulmak için, üniversite sınavına girdiği ilk yıl istediği bölümü kazanamamış olmasına rağmen üniversiteye başlamak zorunda kaldığına dikkat çekerek süreci şöyle anlattı: 

“Ailemin yarattığı baskı ortamından kaçmak için ilk senemde istemediğim bir bölümü kazandım ve bitirmeden yarıda kesmek zorunda kaldım eğitimimi. Gerek ekonomik anlamda gerekse yaşadığımız çevrenin iyi olmamasından ötürü iyi bir eğitim hayatım olmadı. Çocukluğum diğer arkadaşlarım gibi internet kafelerde geçti. Bu dünyanın dışında hiçbir şey bilmiyorduk.”

Fotoğraf: Mahsun Kılıç

0 yorum
5

Yorum Yapın