DİDEM ÇAM – Ankara
2016 Rio ve 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları’nda altın madalya elde ederek Türkiye’yi gururlandıran milli masa tenisçi Abdullah Öztürk, İspanya’da düzenlenen 2022 Dünya Para Masa Tenisi Şampiyonası’nda madalya koleksiyonuna 2 bronz daha ekledi. İki paralimpik oyunları şampiyonluğu, 1 dünya şampiyonluğu, 4 Avrupa şampiyonluğu unvanına sahip olan milli oyuncu, yeni eşleşme sistemi nedeniyle milli takımın madalya sayısının olması gerekenden az kaldığı görüşünde.
Dünya Şampiyonası’nda rekor geldi: 9 Madalya
İspanya’dan 1 altın, 1 gümüş ve 7 bronz madalya olmak üzere toplam 9 madalyayla döndüklerini ifade eden Öztürk, “Şu ana kadar oynadığımız dünya şampiyonalarında 4’ten fazla madalya alamamıştık. Bu bizim için bir ilk oldu. Dünya Şampiyonası’nda masa tenisi olarak 9 madalyayla rekor kırdık. Hedefimiz 6-9 arasındaydı. 6 iyiydi, 9 ultra iyiydi ve biz 9 yaptık. Umarım bu madalya sayısı 2024 Paris Paralimpik Oyunları’na da yansır, bunun için çok çabalayacağız. Tokyo’da 4 madalya almıştık. İnşallah Paris’te 6, 7, 8, 9 neden olmasın diyoruz. Umarım bunu başarabiliriz” diye konuştu.
“Çeyrek finalde eşleşmemiz olağan dışı bir durumdu”
2024 Paris Olimpiyatları’nda uygulanacak olan yeni oyun formatının ilk kez Dünya Şampiyonası’nda denendiğini dile getiren milli oyuncu, teklerde madalya alamadığı için de üzgün olduğunu belirtti.
Şampiyonada yapılan eşleşmeyi “olağan dışı” olarak yorumlayan Abdullah Öztürk, “ Dünya Şampiyonası’nda benim için tek eksik olan şey, teklerde madalya alamamış olmam. Tek maçlarında Nesim Turan’la beraber bizi çeyrek finalde eşleştirdiler. Normalde çapraz kura oluyordu. Bu eşleşmeyi hiç beklemiyorduk. Çünkü bu zamana kadar hiç olmamıştı. Ben dünya 1 numarasıydım, kardeşim Nesim dünya 5 numarasıydı ve bizi çeyrek finalde eşleştirdiler. Bu olağan dışı bir durumdu. Son Avrupa ve dünya finalini yapmış iki Türk olarak bu şampiyonada da hedefimiz final oynamaktı. Niye böyle yapıldığını sorduğumuzda, ‘Yeni sistem böyle, kurayla dağıtıyoruz. Aynı ülke sporcuları çeyrekte ya da 16’da denk gelebilir. Bunu biz belirleyemiyoruz’ gibi bahaneler sundular” şeklinde konuştu.
“İlk 4’e girmemiz lazım ki finale kadar eşleşmeyelim”
“Rengi ne olurdu bilemiyorum ama bizim toplam madalya sayımız 10 olacaktı” diyen milli masa tenisçi, “Nesim biraz daha iyiydi, beni yendi ve devam etti. Yarı finalde elenince 3’üncü oldu. Ben de ferdilerde yüzde 100 madalya çıkaracaktım ama çeyrek finalde eşleşince Türkiye için kötü bir sonuç oldu. Nesim’le finalde birbirimizle oynamaya alışmıştık. Kim kazanırsa kazansın, kazanan Türkiye oluyordu ama çeyrek finalde eşleşmemiz biraz talihsizlik oldu. Türkleri anca böyle durdurabilirlerdi ve bunu da başardılar. Bundan sonraki hedefimiz, dünya sıralamasında ilk 4’e girmek olacak. Çünkü ilk 4’ün dışında kaldığınız zaman, çeyrek finalde ya da 16’da aynı ülke sporcularının eşleşme ihtimali olacak. Biz de bu kurala göre önlemlerimizi alacağız artık. İlkinde hazırlıksız yakalandık. Olimpiyatlara giderken sıralamada ilk 4’e girmemiz lazım ki finale kadar eşleşmeyelim. Bu bize güzel bir ders oldu” dedi.
“On saniyelik haberi görebilmek için 15-16 yıldır emek veriyoruz”
Masa tenisi olarak medyada daha çok yer almak istediklerini belirten milli sporcu, şunları kaydetti:
“Hani televizyonlarda 10-20 saniye ‘Abdullah Öztürk Dünya Şampiyonası’nda 3’üncü oldu’ diye altyazı geçiyor ya, biz o 10 saniyelik haberi görebilmek için 15-16 yıldır emek veriyoruz. Masa tenisi olarak futbol, basketbol, voleybol gibi spor dallarının tabii ki gölgesindeyiz ama biz yine çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizi gururlandırmaya devam edeceğiz… Umarım bundan sonra medyada daha çok yer alırız. Ülkemizin insanları bizden daha çok haberdar olur. Artık maçlarımız canlı yayınlanıyor. TRT bu konuda çok iyi adımlar atıyor. Dünya Şampiyonası’nda finallerimiz yayınlandı. Bunlar çok güzel gelişmeler. Biz yeter ki başarılı olalım, finaller oynayalım, dereceler yapalım. Biz ne kadar başarılı olursak medyayı da yanımıza çekeceğiz.”
“Bu hayatı ilmek ilmek dokuduk; masa tenisi beni A noktasından B noktasına öyle güzel getirdi ki…“
Masa tenisinin tüm hayatını değiştirdiğini vurgulayan Öztürk, “Hayatımda, iyi ki masa tenisi var. Tüm hayatımı değiştirdi. Beni, A noktasından B noktasına öyle güzel getirdi ki… Güzel bir saygınlık, sınıf, çevre ve çok güzel imkânlar sağladı. Masa tenisi beni, ülkemizde tanınır bir sporcu yaptı. Adıma bir spor salonu da yapıldı. Bunları hep masa tenisi sayesinde elde ettim. İnşallah, 2024 Paris’te hedeflediğim altın madalyayı alabilirsem ülkenin sayılı ender sporcuları arasında olacağım ve adım gelecek nesillerde yaşatılacak. Masa tenisine ilk başladığım yıllarda, tüm bu yaşadıklarımın hayalini kurmak tahmin edersiniz ki çok zor. Sporun hayatımı bir şekilde güzelleştireceğine inanıyordum ama şu anki şartlarımda yaşayabileceğimi asla tahmin etmiyordum. Tabii bu da çok çalışmayla emekle fedakârlıkla ve zamanla oldu. İlmek ilmek dokuduk biz bu hayatı ve başarıları kazanmak için” ifadelerini kullandı.
“Gençlik ve Spor Bakanlığı bin sporcuya maddi destek sağlıyor”
Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın olimpiyat oyunlarına hazırlanan bin sporcuya maddi destekte bulunduğunu da dile getiren Abdullah Öztürk, “Devletimiz, yeter ki sporcularımız antrenmanlarına gelsin, yolda, yemekte hiçbir sıkıntı yaşamasın diye harçlık bağladı. Kamp, turnuva, uluslararası müsabaka hariç. Bunlardan bahsetmiyorum bile. Sadece sporcu, 2024 Paris Olimpiyat Oyunları ve 2024 Paris Paralimpik Oyunları’na hazırlansın diye o harçlık veriliyor. Bunlar çok muazzam şeyler” diye konuştu.
“Onların bizi görmesi lazım ki biz de o insanların hayatına dokunalım”
Elde ettiği başarılarda en büyük pay sahiplerinden birinin ailesi olduğunu vurgulayan Öztürk, anne ve babasına özel olarak teşekkür edip şunları söyledi:
“Yıllarca onlarca kamp, onlarca turnuva bizim hasretimizi çekip yollarımızı gözlediler. Kaç bayram onlardan ayrı olduğumu hatırlamıyorum. Onları çok seviyorum. Kazandığımız başarılarda en büyük pay sahiplerinden biri de onlar. En büyük destekçilerimiz ve bizim için çok kıymetliler. Annemle konuştuğumuzda, ‘Oğlum yetmez mi, ülkemizi en iyi şekilde temsil ettin. Biz de artık seni yanımızda görelim’ diyor. Ben de, ‘Devlete yapacağımız hizmetler daha bitmedi. Ne zaman ki madalyaya oynayamayız, ülkemizi gururlandıracak şeyler yapamayız, o zaman köşemize çekiliriz. Madalya alıyoruz, insanların bizden umudu var. Bizi görüp örnek alacak birçok engelli sporcu var. Onlara örnek olmamız lazım. Onların bizi görmesi lazım ki biz de o insanların hayatına dokunalım’ diyorum. Böyle söyleyince de hak veriyor. ‘Tamam hadi biraz daha devam et, Paris son’ diyor.”
“O istikrarsız sporculardan olmak istemiyorum”
2024 Paris Paralimpik Oyunları’nda altın madalya alması halinde kariyerini zirvede bırakabileceğini de söyleyen Abdullah Öztürk, hedefini şöyle açıkladı:
“Eğer altın madalya almak nasip olursa zirvede bırakmayı düşünüyorum. Ama zaman ne gösterir gerçekten bilmiyorum. Tarihe adını yazdıran sporculardan olmak istiyorum. Şu ana kadar güzel izler bıraktığımı düşünüyorum. Potansiyelim varken daha iyisini yapabileceğimi de düşünüyorum. Biliyorsunuz Türk sporcuların en büyük sorunu istikrarsızlık. İstikrar problemimiz var maalesef. Ben o istikrarsız olan sporculardan olmak istemiyorum. Böyle bir yeteneğim varken, bunu yapabilecek potansiyelim de varken Paris’te de buna tüm gücümle ulaşmak istiyorum. Orada madalya çıkaracağıma inanıyorum. Sonrasında ne olur, onu da Paris’ten sonra konuşalım.”
